Yüzdeki Kolajen Nasıl Arttırılır?
Zamanın izlerini geciktirmek, genç görünümümüzü korumak yüzdeki kolajen nasıl arttırılır? Çünkü vücudumuzdaki kolajen miktarı çeşitli etkenlere bağlı olarak zamanla azalmaktadır. Bu da yaşlı görünümün yanında farklı problemlere de yol açabilmektedir.
İçerikler
Kolajen Nedir, Ne İşe Yarar?
Kolajen bağ dokusunun temel hücresi olan fibroblastlar ve diğer hücreler tarafından vücut tarafından üretilen bir yapısal protein türüdür.
Kolajenin vücudumuza sağladığı başlıca faydalar şunlardır:
- Eklem, kas, kemik, kıkırdak yapı, kas, tendon gibi kısımlara hareket kabiliyetini, eklem sağlığını korumayı,
- Vücudu oluşturan dokuları bir arada tutmayı,
- Bağ dokuya esneklik kazandırarak cildin daha gergin ve sıkı görünmesini,
- Cildin kendini yenilemesini, onarmasını,
- Cildin olumsuz iç ve dış etkenlere karşı daha dirençli olmasını,
- Beyin, kalp gibi hayati iç organların sağlığını korumayı,
- Saç ve tırnakların güçlenmesini,
- Hücre zarını koruyup, güçlendirmeyi sağlar.
Vücudun yaşlanması; “zamanın etkisine bağlı olarak, tüm organizmalarda ortaya çıkan biyolojik bir süreç olup, ilerleyici işlev kaybı ile karakterize bir süreçtir.” Bu tanıma bakıldığında yaşlanmanın temelinde hücre yenilenmesi ve onarımı vardır. Yaş ile birlikte hücrelerin kendini yenilemesi ve onarımı azalmaya başlar. Bunun da nedeni cildimizden yaşamsal organlarımıza, hücre zarına kadar koruma ve yenilenmesini sağlayan kolajen miktarının azalmasıdır. Bu nedenle kolajen temel olarak sadece genç kalmamızı değil sağlıklı olmamızı sağlayan çok önemli bir bileşendir.
Kolajeni Artırmak İçin Ne Yapılmalı?
Yaş, stres, sigara, hastalık, kilo-alıp verme, beslenme vb. nedenlerle vücuttaki kolajen üretimi zamanla azalır. Özellikle 30’lu yaşlardan itibaren kolajen kaybı yılda %1-2 civarında olmaya başlar. Bu oran yaşın ilerlemesiyle birlikte artar.
Kolajen üretimini artırmak için;
- Beslenme: Soya ve soya ürünleri, Omega 3 yağ asitleri içeren besinler, et, yeşil sebzeler, yumurta akı, antioksidan içeren gıdalar gibi besinler kolajen üretimini artırabilmektedir. Kemik suyu tüketmek de kolajen miktarını artırmaya yardımcı olabilmektedir.
- Güneşten korunmak: Uzun süre UV ışınlarına maruz kalmak cildin yapısını bozar. Bu nedenle mutlaka güneş koruyucu kullanarak zararlı etkileri en aza indirilmeye çalışılmalıdır.
- Hyaluronik asit: Cildin doğal yapısında bulunan Hyaluronik asit kolajen üretimini de destekler. Besinler, takviyeler veya enjektörler yoluyla alınabilmektedir.
- C Vitamini: Cildin korunması ve kolajen üretimi için C vitamini büyük önem taşımaktadır. Vücudun üretemediği bu vitamin doktor tavsiyesi ile mutlaka alınmalıdır.
- Krem, losyon, serum vb ürünler: İçerisinde bulunan retinol, vitaminler, antioksidan, asit gibi bileşenler ile kolajen üretimini artırıp, korumaya yardımcı olabilmektedirler.
- Estetik uygulamalar: Özellikle deri altına Hyaluronik asit, mineral, vitamin, asitler vb. faydalı bileşenler enjekte edilerek kolajen üretimi artırılabilmektedir.
- Bol sıvı tüketimi: Cildin susuz kalması kolajen üretiminin azalmasına neden olmaktadır. Bu nedenle günlük gereken sıvı miktarı karşılanmalıdır.
- Sağlıklı yaşam alışkanlıkları: Egzersiz, sağlıklı beslenme, sigara, alkol gibi alışkanlıklardan, stresten uzak kalmak vücudunuzdaki kolajen miktarının artmasını sağlayabilmektedir. Bu şekilde aynı zamanda aynı zamanda sağlıklı bir vücuda sahip olmanızı sağlamaktadır. Bununla birlikte kolajen üretimini artırmak için yaptırdığınız uygulama, aldığınız takviyelerden daha etkili ve uzun süreli sonuçlar almanızı da sağlayabilmektedir.
Vücuttaki kolajen miktarını artırmak için hangi tip kolajene ihtiyacınız olduğunu bilmeniz çok önemlidir. Çünkü farklı tiplerde kolajen türleri bulunmaktadır.
Kolajen türleri:
- Tip 1 Kolajen: Cilt altı dokular çoğunlukla bu kolajenden meydana gelmektedir. Yaşlanma karşıtı için tip 1 kullanmalısınız. Bununla birlikte daha etkili sonular için tip 1 ve tip 3’ün beraber kullanılması önerilmektedir.
- Tip 2 Kolajen: Kemik, kıkırdak ve eklem kısımlarındaki kolajendir. Eklem sağlığını koruma, kireçlenmeyi önleme gibi durumlarda kullanılmaktadır.
- Tip 3 Kolajen: Vücutta iç organlar, yumuşak dokular, damar, kan gibi dokularda bulunur. Hücre zarında bulunan tip 3 kolajen dokulara esneklik, dayanıklılık ve sağlık kazandırır.
- Tip 4 Kolajen: Cildin derin katmanlarında bulunup sindirim ve solunum yüzeylerini oluşturmaktadır.
- Tip 10 Kolajen: Yeni kemiklerin oluşumu, eklem kıkırdaklarının gelişiminde rol almaktadır.
Yüz İçin Hangi Kolajen?
Yüzde gençleştirme ve yaşlanmayı geciktirmek için özellikle tip 1 kolajen etkilidir. Çoğunlukla daha etkili sonuçlar için tip 1 ve tip 3 kolajenin beraber kullanılması tavsiye edilmektedir.
Yüzdeki Kolajeni Artırmak İçin Ne Yapmalı?
Daha genç ve sağlıklı bir yüze sahip olmak için yüzdeki kolajen nasıl arttırılır sorusuna cevap olarak:
- Sağlıklı beslenme (özellikle kolajen üretimini destekleyen),
- Güneşten korunma,
- Egzersiz
- C vitamini alma,
- Yeterli miktarda sıvı alımı,
- Zararlı alışkanlıklardan uzak durma,
- Stresi azaltma,
- Düzenli uyku,
- Şeker ve rafine ürünleri azaltmak,
- Krem, serum, maske vb. ürünleri kullanma,
- Kolajen takviyeleri alma kolajen üretimini arttırmaya yardımcı olacaktır.
Bununla birlikte özellikle bazı durumlarda bu önlemler yetersiz kalabilmektedir. Bu durumlarda cildin altına içeriğinde hyaluronik asit bileşenleri olan serumlar enjekte edilerek kolajen üretimi artırılabilir. Yine yüz için uygulanan mezoterapi, lazer vb. estetik gençleştirme uygulamaları da kolajen üretimini artırabilmektedir.
Bu uygulamalar direkt cilt altına etki ettiği için etkili ve uzun süreli sonuçlar alınabilmektedir.
Heraderma Kliniğimizde cildinizin daha gergin ve sağlıklı görünmesi, yaşlanmanın etkilerini azaltmak için, cildinize uygun uygulamalar ile kolajen üretiminin artmasına yardımcı oluyoruz.